Çokran Plak’ın hikayesi, 1955 yılında Hasan Çokran’ın Bursa’da kurduğu mütevazı bir berber dükkanıyla başlar. Ailesi, 1923 mübadelesinde Selanik’ten Gelibolu’ya, ardından Bursa’ya yerleşmiş olan Hasan Çokran, genç yaşında Bursa'ya göç edip çeşitli işlerde çalıştı. Fomara'daki berber dükkanında radyo bulundurmasıyla "Radyolu Berber" olarak tanındı. Radyo bozulduğunda İstanbul’a gidip onarması ve plaklarla tanışması, yeni bir iş alanının başlangıcı oldu.

​

1962’de "Çokran Radyo" ismiyle radyo, pikap tamiri ve plak satışı hizmeti sunduğu yeni bir dükkan açan Hasan Çokran, kısa sürede Bursa’nın kültürel sahnesinde önemli bir yere sahip oldu. Dükkan zamanla hem müşterilerin hem de müzisyenlerin buluşma noktası haline geldi. 1968’de Zafer Meydanı’nda açılan stüdyoda, yerel sanatçılar için kayıtlar yapmaya başlayan Çokran Plak, alaturka müzik sevgisini ve müzikal vizyonunu bu stüdyoya taşıdı. İlk plak, Ayşen Giray’a aitti ve bu, yerel müzisyenlere fırsat sunan birçok kayıt projesinin öncüsü oldu.

​

1979’da Hasan Çokran’ın vefatının ardından şirket, Ercan Çokran, Ahmet Çokran ve Ömer Çokran önderliğinde yeni bir döneme adım attı. Özellikle 1980’ler ve sonrasında Ahmet Çokran, Bursa’nın rock müzik ve alt kültür sahnesinde öncü bir rol üstlendi. Yabancı müzik kayıtları, CD'ye geçiş, Napster gibi çevrimiçi platformların kullanımı ve konser videoları gibi yeniliklerle şirket, müziğin dijital dönüşümüne uyum sağladı.

Bugün, Çokran Plak yalnızca bir plak şirketi değil, Bursa’nın kültürel belleğinde özel bir yere sahip bir miras olarak varlığını sürdürüyor.

​

​